KÜ’de Aliya İzzetbegoviç ve Fikirleri Konuşuldu
» - 13 Nisan 2017 18:30

Kırıkkale Üniversitesinde Aliya İzzetbegoviç ve Fikirleri Konuşuldu

Kırıkkale Üniversitesinde gazeteci-yazar Dr. Süleyman Gündüz tarafından ‘Aliya İzzetbegoviç’ konulu konferans verildi. Sosyal Politikalar Topluluğu tarafından düzenlenen konferansta büyük düşünür ve devlet adamı Aliya İzzetbegoviç’in özellikle İslam dünyasının yaşadığı problemlere karşı sunduğu özgün çözümler anlatıldı.
Yahya Kemal Salonundaki konferansa akademisyenler, öğrenciler ve personelimiz katıldı Sosyal Politikalar Topluğu Başkanı Yaşar Atalay‘ın açılış konuşmasının ardından programın konferans kısmına geçildi.İslam coğrafyasında ve içinde yaşadığımız coğrafyada büyük sorunlar yaşandığını belirten Dr. Süleyman Gündüz, “ Her gün yüzlerce insan toprağa düşüyor. Bunun mutlak anlamda dönüşmesi ve değişmesi lazım ama bugün dünya üzerindeki siyasi önderlikler bu kaostan çıkma umudunu bize vermiyor. Madem biz son dinin ve son Peygamberin (sav) ümmetiyiz, bu insanlık sorununu çözecek olanlar da bizleriz. Üzülerek söylüyorum ki son 200 yıldır dünyada üretilen paradigmalara karşı Müslümanlar bir şey üretemediler ve İslam coğrafyası hiçbir şey söylememeye devam ediyor. Bu durum sürdürülemez. Bundan dolayı hepimiz insanlığa karşı sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz. İnsanlığın esenliğe ve barışa ulaşması için bir şeyler demeliyiz. Bundan dolayı bugün burada böyle kaotik bir çağda kendi medeniyet havzamızdan ve kendi inancımızdan sade, bilge bir lider olan Aliya’ yı konuşmaya geldik” dedi.Aliya İzzetbegoviç’in toplumsal ve bireysel farklılıkları zenginlik olarak gördüğünü ifade eden Dr. Gündüz, ”Yugoslavyanın dağılmasının ardından 1990 yılında yapılan seçimlerde Aliya İzzetbegoviç Bosna-Hersek’in cumhurbaşkanı seçilir ancak Sırplar Bosna’yı kendilerine bağlamak, Aliya’yı kendi istekleri doğrultusunda yönlendirmek isterler. 1992’de Bosna krizi ortaya çıktığı zaman uluslararası gözlemciler Bosna’nın Sırplar, Hırvatlar, Boşnaklar arasında dini ve etnik olarak üçe bölünmesini ister. Buna karşı çıkan Aliya, ‘Biz Ortodoks ve Katolik Hristiyan komşularımızla, Musevi komşularımızla birlikte yaşama becerisine sahip bir medeniyetin çocuklarıyız. Bizim onlarla hiçbir farkımız yok. Biz insanları yaratılışta eşit kabul ederiz. Kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur. Dolayısıyla ülkemizin dini ve etnik olarak bölünmesine karşı çıkıyoruz’ der. Bugün İslam coğrafyasında yaşayan insanların bu ideale ihtiyaçları var. Farklılıklarını üstünlük olarak değil zenginlik olarak gören, yaratılışta bütün insanları eşit kabul eden bir anlayışın uygulandığında coğrafyamızdaki kaosun ortadan kalkacağını söyleyebiliriz” dedi.
Aliya İzzetbegoviç’in danışmanlığını da yapan Dr. Gündüz, “1992 yılından 2003 yılına kadar Aliya ile vakit geçirdim. 1992 yılından 1995’e kadar Bosna’da yaşananların çoğuna tanıklık ettim. 4 Nisan 1992’de Sırp güçleri ve Yugoslav Halk Ordusu tarafından Bosna’nın büyük bir kısmı işgal edildi. Srebrenitsa’da 1 haftada 8372 kişi öldürüldü. 4 yıl içinde bütün Bosna’da ölen insan sayısı 250.000’dir. 40.000 kadına tecavüz edildi ve 1.500.000 insan topraklarını terk etmek zorunda kaldı. Tehcir edilen, katledilen, tecavüz edilen, aşağılanan bir toplumun öncüsü bu toplumu alıyor ve inandığı değerler uğrunda canından vazgeçebilecek bir toplum ortaya çıkıyor. İnşa ettiği toplumla bize müthiş bir örnek bırakan Aliya ‘Asla kin ve nefret içinde olmayın ama size yapılanları unutmayın’ diyor” şeklinde konuştu.Aliya İzzetbegoviç’in düşünmeye, sorgulamaya önem verdiğini vurgulayan Dr. Gündüz, Aliya ‘Eğer bugün elimde bir yetki olsaydı İslam coğrafyasında eleştirel düşünceyi zorunlu ders yapardım’ diyor ve idare edilmek üzere kurulmuş bir eğitim sisteminden İslam’a yararlı insanlar yetiştirilemeyeceğini ve İslam coğrafyasının cesur ve isyankar ruhlara ihtiyacı olduğunu söylüyor” dedi.
Aliya İzzetbegoviç’in “Bilge Kral” ifadesinden hoşlanmadığını belirten Dr. Gündüz, “Aliya’ ya Türkiye’de ‘Bilge Kral’ olarak adlandırıldığını söyledim. Aliya da bana ‘Bizler unutulup gitmesi gereken insanlarız. Yüceltmemiz gereken sadece Allah’tır’ diyerek cevap verdi” dedi.Konferans Sosyal Politikalar Topluluğu Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Ertuğrul Karakaya tarafından Dr. Süleyman Gündüz’e plaket takdim edilmesi ve toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.
İbrahim Akpınar
Kırıkkale24

KÜ’de Aliya İzzetbegoviç ve Fikirleri Konuşuldu

KÜ’de Aliya İzzetbegoviç ve Fikirleri Konuşuldu
Haber Tarihi: 13 Nisan 2017 18:30
Haber Adresi: https://www.kirikkale24.com/kude-aliya-izzetbegovic-fikirleri-konusuldu/

Kırıkkale Üniversitesinde Aliya İzzetbegoviç ve Fikirleri Konuşuldu

Kırıkkale Üniversitesinde gazeteci-yazar Dr. Süleyman Gündüz tarafından ‘Aliya İzzetbegoviç’ konulu konferans verildi. Sosyal Politikalar Topluluğu tarafından düzenlenen konferansta büyük düşünür ve devlet adamı Aliya İzzetbegoviç’in özellikle İslam dünyasının yaşadığı problemlere karşı sunduğu özgün çözümler anlatıldı.
Yahya Kemal Salonundaki konferansa akademisyenler, öğrenciler ve personelimiz katıldı Sosyal Politikalar Topluğu Başkanı Yaşar Atalay‘ın açılış konuşmasının ardından programın konferans kısmına geçildi.İslam coğrafyasında ve içinde yaşadığımız coğrafyada büyük sorunlar yaşandığını belirten Dr. Süleyman Gündüz, “ Her gün yüzlerce insan toprağa düşüyor. Bunun mutlak anlamda dönüşmesi ve değişmesi lazım ama bugün dünya üzerindeki siyasi önderlikler bu kaostan çıkma umudunu bize vermiyor. Madem biz son dinin ve son Peygamberin (sav) ümmetiyiz, bu insanlık sorununu çözecek olanlar da bizleriz. Üzülerek söylüyorum ki son 200 yıldır dünyada üretilen paradigmalara karşı Müslümanlar bir şey üretemediler ve İslam coğrafyası hiçbir şey söylememeye devam ediyor. Bu durum sürdürülemez. Bundan dolayı hepimiz insanlığa karşı sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz. İnsanlığın esenliğe ve barışa ulaşması için bir şeyler demeliyiz. Bundan dolayı bugün burada böyle kaotik bir çağda kendi medeniyet havzamızdan ve kendi inancımızdan sade, bilge bir lider olan Aliya’ yı konuşmaya geldik” dedi.Aliya İzzetbegoviç’in toplumsal ve bireysel farklılıkları zenginlik olarak gördüğünü ifade eden Dr. Gündüz, ”Yugoslavyanın dağılmasının ardından 1990 yılında yapılan seçimlerde Aliya İzzetbegoviç Bosna-Hersek’in cumhurbaşkanı seçilir ancak Sırplar Bosna’yı kendilerine bağlamak, Aliya’yı kendi istekleri doğrultusunda yönlendirmek isterler. 1992’de Bosna krizi ortaya çıktığı zaman uluslararası gözlemciler Bosna’nın Sırplar, Hırvatlar, Boşnaklar arasında dini ve etnik olarak üçe bölünmesini ister. Buna karşı çıkan Aliya, ‘Biz Ortodoks ve Katolik Hristiyan komşularımızla, Musevi komşularımızla birlikte yaşama becerisine sahip bir medeniyetin çocuklarıyız. Bizim onlarla hiçbir farkımız yok. Biz insanları yaratılışta eşit kabul ederiz. Kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur. Dolayısıyla ülkemizin dini ve etnik olarak bölünmesine karşı çıkıyoruz’ der. Bugün İslam coğrafyasında yaşayan insanların bu ideale ihtiyaçları var. Farklılıklarını üstünlük olarak değil zenginlik olarak gören, yaratılışta bütün insanları eşit kabul eden bir anlayışın uygulandığında coğrafyamızdaki kaosun ortadan kalkacağını söyleyebiliriz” dedi.
Aliya İzzetbegoviç’in danışmanlığını da yapan Dr. Gündüz, “1992 yılından 2003 yılına kadar Aliya ile vakit geçirdim. 1992 yılından 1995’e kadar Bosna’da yaşananların çoğuna tanıklık ettim. 4 Nisan 1992’de Sırp güçleri ve Yugoslav Halk Ordusu tarafından Bosna’nın büyük bir kısmı işgal edildi. Srebrenitsa’da 1 haftada 8372 kişi öldürüldü. 4 yıl içinde bütün Bosna’da ölen insan sayısı 250.000’dir. 40.000 kadına tecavüz edildi ve 1.500.000 insan topraklarını terk etmek zorunda kaldı. Tehcir edilen, katledilen, tecavüz edilen, aşağılanan bir toplumun öncüsü bu toplumu alıyor ve inandığı değerler uğrunda canından vazgeçebilecek bir toplum ortaya çıkıyor. İnşa ettiği toplumla bize müthiş bir örnek bırakan Aliya ‘Asla kin ve nefret içinde olmayın ama size yapılanları unutmayın’ diyor” şeklinde konuştu.Aliya İzzetbegoviç’in düşünmeye, sorgulamaya önem verdiğini vurgulayan Dr. Gündüz, Aliya ‘Eğer bugün elimde bir yetki olsaydı İslam coğrafyasında eleştirel düşünceyi zorunlu ders yapardım’ diyor ve idare edilmek üzere kurulmuş bir eğitim sisteminden İslam’a yararlı insanlar yetiştirilemeyeceğini ve İslam coğrafyasının cesur ve isyankar ruhlara ihtiyacı olduğunu söylüyor” dedi.
Aliya İzzetbegoviç’in “Bilge Kral” ifadesinden hoşlanmadığını belirten Dr. Gündüz, “Aliya’ ya Türkiye’de ‘Bilge Kral’ olarak adlandırıldığını söyledim. Aliya da bana ‘Bizler unutulup gitmesi gereken insanlarız. Yüceltmemiz gereken sadece Allah’tır’ diyerek cevap verdi” dedi.Konferans Sosyal Politikalar Topluluğu Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Ertuğrul Karakaya tarafından Dr. Süleyman Gündüz’e plaket takdim edilmesi ve toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.
İbrahim Akpınar
. . .

Daha Fazla Haber