Türkiye’nin en büyük işçi sendikaları konfederasyonu olan Türk iş’in suskunluğuna ne anlam yüklemeli bilemiyorum.
Evet;
TÜRK İŞ neden suskun. Ülkemiz 16 Nisan da çok önemli bir konuda referanduma gidip 18 maddelik bir değişiklik önerisini halkımız oylayacak
TÜRK İŞ asgari üçretli dahil gerek kamuda gerek özel sektörde çalışan ve sayıları 10 milyonları bulan bir kitlenin sözcüsü temsilcisi konumunda. Konfederasyon olarak imzaladığı sözleşmeler ile işçi sınıfının hayatını direkt etkileyen önemli bir görevi ve işlevi var.
TÜRK İŞ ‘in efsane başkanı rahmetli SEYFİ DEMİRSOY’UN şu sözü TÜRK İŞ KONFEDERASYONUN önemini ortaya koyması bakımından çok önemlidir ne demişti Sayın DEMİRSOY bir sözünde ‘’ Ankara da bir Hükümet var ise; bir de TÜRK İŞ var’’ evet bu söz gerçekten çok önemli bir o kadar manidar ve TÜRK İŞ ‘in ve işçi sınıfının önemini anlatmak adına güzel bir sözdür.
Ama bugün suskun bir TÜRK İŞ var rengini belli etmeyen sessiz bir seyirci gibi oyunda rolü olması gerekirken etkisiz bir eleman gibi suskun pısırık.. seyirci evet sadece seyirci.
16 Nisan’da EVET denmesi gerekiyorsa çalışma hayatı açısından demokratikleşme adına ülkemiz adına bunu açıklamaktan korkan, veya tam tersi çalışma hayatı, demokrasi ve ülkemiz adına HAYIR denmesi gerekiyorsa bunu üyelerine temsil ettiği milyonlara çıkıp fikrini açıklaması ve üyelerini bu ülke adına; üyelerinin gelecekleri adına referandumun sonuçları hakkında üyelerini aydınlatması gerekmiyor mu sizce.
Bakın ülkemizdeki tüm demokratik kitle örgütleri 16 nisanın sonrası için gerek olumlu gerek olumsuz kendi öngörülerini, görüşlerini kamuoyuna açıklayıp üyelerini ve de en önemlisi kamuoyunu bilgilendirme telaşındalar. Bir tek TÜRK İŞ Sessiz, bir tek TÜRK iş Suskun.
Ama ne demişti Sayın DEMİRSOY ‘’ Ankara da bir hükümet var ise; bir de TÜRK İŞ var’’ evet söylecek sözü olan bir TÜRK İŞ vardı bir zamanlar ama şimdi suskun, bıkkın, çaresiz bir konfederasyon var; soma da çaresiz kalmış, asgari üçretliye karşı çaresiz kalmış, özelleştirmelere karşı çaresiz kalmış, tekel işçisine karşı çaresiz kalmış,emeklilikde yaş adına çaresiz kalmış, kırmızı çizgileri bir bir aşılmış, işçi sağlığı iş güvenliği adına çaresiz kalmış, ülkenin en önemli siyasi ve ekonomik sorunlarına bile çaresiz, söyleyecek sözü olmayan bir TÜRK İŞ kalmış ve bunu gören Uluslararası çalışma örgütü olan ILO bile ‘’ ülkemiz çalışanlarını temsil adına TÜRK İŞ e verdiği’’ delegelelik hakkını TÜRK İŞ in elinden alarak Memur Sen konfederasyonuna vermiş….
TÜRK iş suskun, TÜRK İŞ çaresiz sonuçta işçi sınıfı rahatsız. İşte son viraj kıdem tazminatı elde kalan son kale kamu işçisinin son hakkı emekli olunca alacağı tazminat ile avunan onu nasıl değerlendiririm hayali kurulan kıdem tazminatı. Elden gidiyor un ufak ediliyor kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir diyen TÜRK İŞ sessiz bıkkın pısırık sadece bekliyor.
Ne demiş di Rahmetli SEYFİ DEMİRSOY ‘’ Ankara da hükümet var ise; bir de TÜRK İŞ var’’
Türkiye’nin en büyük işçi sendikaları konfederasyonu olan Türk iş’in suskunluğuna ne anlam yüklemeli bilemiyorum.
Evet;
TÜRK İŞ neden suskun. Ülkemiz 16 Nisan da çok önemli bir konuda referanduma gidip 18 maddelik bir değişiklik önerisini halkımız oylayacak
TÜRK İŞ asgari üçretli dahil gerek kamuda gerek özel sektörde çalışan ve sayıları 10 milyonları bulan bir kitlenin sözcüsü temsilcisi konumunda. Konfederasyon olarak imzaladığı sözleşmeler ile işçi sınıfının hayatını direkt etkileyen önemli bir görevi ve işlevi var.
TÜRK İŞ ‘in efsane başkanı rahmetli SEYFİ DEMİRSOY’UN şu sözü TÜRK İŞ KONFEDERASYONUN önemini ortaya koyması bakımından çok önemlidir ne demişti Sayın DEMİRSOY bir sözünde ‘’ Ankara da bir Hükümet var ise; bir de TÜRK İŞ var’’ evet bu söz gerçekten çok önemli bir o kadar manidar ve TÜRK İŞ ‘in ve işçi sınıfının önemini anlatmak adına güzel bir sözdür.
Ama bugün suskun bir TÜRK İŞ var rengini belli etmeyen sessiz bir seyirci gibi oyunda rolü olması gerekirken etkisiz bir eleman gibi suskun pısırık.. seyirci evet sadece seyirci.
16 Nisan’da EVET denmesi gerekiyorsa çalışma hayatı açısından demokratikleşme adına ülkemiz adına bunu açıklamaktan korkan, veya tam tersi çalışma hayatı, demokrasi ve ülkemiz adına HAYIR denmesi gerekiyorsa bunu üyelerine temsil ettiği milyonlara çıkıp fikrini açıklaması ve üyelerini bu ülke adına; üyelerinin gelecekleri adına referandumun sonuçları hakkında üyelerini aydınlatması gerekmiyor mu sizce.
Bakın ülkemizdeki tüm demokratik kitle örgütleri 16 nisanın sonrası için gerek olumlu gerek olumsuz kendi öngörülerini, görüşlerini kamuoyuna açıklayıp üyelerini ve de en önemlisi kamuoyunu bilgilendirme telaşındalar. Bir tek TÜRK İŞ Sessiz, bir tek TÜRK iş Suskun.
Ama ne demişti Sayın DEMİRSOY ‘’ Ankara da bir hükümet var ise; bir de TÜRK İŞ var’’ evet söylecek sözü olan bir TÜRK İŞ vardı bir zamanlar ama şimdi suskun, bıkkın, çaresiz bir konfederasyon var; soma da çaresiz kalmış, asgari üçretliye karşı çaresiz kalmış, özelleştirmelere karşı çaresiz kalmış, tekel işçisine karşı çaresiz kalmış,emeklilikde yaş adına çaresiz kalmış, kırmızı çizgileri bir bir aşılmış, işçi sağlığı iş güvenliği adına çaresiz kalmış, ülkenin en önemli siyasi ve ekonomik sorunlarına bile çaresiz, söyleyecek sözü olmayan bir TÜRK İŞ kalmış ve bunu gören Uluslararası çalışma örgütü olan ILO bile ‘’ ülkemiz çalışanlarını temsil adına TÜRK İŞ e verdiği’’ delegelelik hakkını TÜRK İŞ in elinden alarak Memur Sen konfederasyonuna vermiş….
TÜRK iş suskun, TÜRK İŞ çaresiz sonuçta işçi sınıfı rahatsız. İşte son viraj kıdem tazminatı elde kalan son kale kamu işçisinin son hakkı emekli olunca alacağı tazminat ile avunan onu nasıl değerlendiririm hayali kurulan kıdem tazminatı. Elden gidiyor un ufak ediliyor kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir diyen TÜRK İŞ sessiz bıkkın pısırık sadece bekliyor.
Ne demiş di Rahmetli SEYFİ DEMİRSOY ‘’ Ankara da hükümet var ise; bir de TÜRK İŞ var’’