BABA YORULMAZ HAKKIMIZI HELAL ETMİYORUZ

15 Temmuz 2016 tarihinde Bölücü ve Darbeci Fetö terör örgütü mensuplarının Ankara Gölbaşı Özel Harekât Dairesi Başkanlığına Saldırmaları sonucu 27. Yaş gününde Şehitlik mertebesine ulaşan Şehidimiz Özel Harekât Polis Memuru Hakan Yorulmaz’ın baba ocağını ziyaret ederek, duygu ve düşüncelerini aldık.

Şehit Özel Harekât Polis Memuru Hakan Yorulmaz’ın Babası İsmail Yorulmaz yaptığı Özel açıklamasında şöyle dedi

“Türkiye Cumhuriyetinin temeline, istikbaline ve istiklaline yönelik bir darbe kalkışmasıydı. Bu Föte terörü 30 yıldan fazla bir süre önceden Devletimizin içerisine yuvalanmış olan hainler en son 15 Temmuz’da gerçek yüzlerini ortaya koyarak, benim tek evladımı elimden alarak boynu bükük gözyaşlı bıraktılar. Bu hainlik sadece bana değil Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı yapılmış bir hainliktir.Bir yıla yakın geçen zaman bizde hiç geçmedi o gün ki acılarımız halen artarak devam ediyor, bizim takvim halen 15 Temmuz 2016.O gün hainlik yapanları, bize bu acıyı yaşatanları Allah belalarını versin. Evladından yedi göbek akrabalarından çıkarsın gün yüzü görmesinler. Allah onlara Şehitlik ve Gazilik göstermesin, burunlarından fitil fitil getirsin. Onları Yüce Yaratanımıza havale ediyorum.Yüce Devletimizden bu hainliği yapan Fetö terör örgütü üyelerinin en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyor ve bekliyorum.Benim Kuzum gerçekten Vatanını Milletini seven, dürüst, çalışkan birisiydi. Kendi çalıştığı çevresinde olsun, burada ki çevremizde olsun, öğrencilik döneminde okuduğu okullarında olsun sevilen ve takdir edilen bir çocuktu. Ailesi başta olmak üzere kimseye saygısızlığı olmadı. Bilakis biz onu, o da bizi çok sevmişti. Ama Allah’ım bizden daha çok sevmiş ki yavrumu Şehit olarak yanına aldı.Hainlik kalkışmasının yaşandığı gün Kızımın 21 Temmuzda düğünü olduğu için davetiye dağıtıyordum. Olayı duyunca tüm Kırıkkaleli Vatandaşlarımızın yaptığı gibi Cumhuriyet Meydanına Koştum.Yavrumun annesi Televizyonda Ankara Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığına hainler tarafından bomba atıldığını öğrenir öğrenmez bana ulaşmaya çalışıyor ben sesten duyamadım.Yavrumuzu arıyor ona da ulaşamıyor ve yüreğimize ateş düşüyor, Sabahı edemedik, Sabah kardeşimle birlikte Ankara’ya hareket ettik. Kardeşimin Oğlu da Ankara’da Polis Memuru idi onu da alarak Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığına gittik. Orası Ana Baba günüydü, bir savaş meydanını andırıyordu. Bizi Bombalanan yere almadılar. Biz kimseye ulaşamadık. Bizi Gölbaşı Hastanesine yönlendirdiler. Hastanede girişinde olayda yaralananların ismi vardı ama Benim Çocuğun ismini göremedik. Hastanede yoğun bakım gibi bir yer daha var oraya bakın, morg bölümünde de Şehit olanlar var oralara bakın diye bizi yönlendirdiler.Ve yaşadığım acıların en büyüğünü orda yaşadım hastane morgunda kendi çocuğumu buldum, teşhis ettim, Dünyam başıma yakıldı. Acı haber tez duyuldu, Şehidimi Devlet töreni ile İlimizin Şehitliğinde son yolculuğuna uğurladık. Artık günü birlik oğlumun evine gidiyor, dua ediyoruz. O gün bu gündür de acısı yüreğimizden gitmedi, gitmeyecekte.Ben bir kez daha aslan yavrumu ve bütün şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Kader arkadaşlarım olan Şehit ailelerimize de sabır diliyorum dedi.

Özel Haber/İbrahim Akpınar

. . .