Kırıkkale’de Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu´nun (KESK) 22. kuruluş yıldönümü Kültür merkezinde düzenlenen törenle kutlandı

Eğitim Sen Kırıkkale Şube Başkanı Yüksel Şahin KESK´in emeğine, onuruna sahip çıkanların sendikası olduğunu söyledi. Şahin “Emeğimize onurumuza geleceğimize sahip çıkmak için mücadelemiz sürecek” dedi.

Konuşmalardan sonra sahneye çıkan Oğuz Aksaç katılımcılara türkü ziyafeti verirken katılımcılar türkülere eşlik etti.

Yüksel Şahin açılış konuşmasında “27 yıldır sendikal hak ve özgürlükler mücadelesi veren, emek, barış ve demokrasi mücadelesinin yılmaz savunucuları yol arkadaşlarım, yol arkadaşlarımın değerli eşleri, mücadelemize hep destek olan sendikaların, demokratik kitle örgütlerin ve siyasi partilerin değerli temsilcileri, sevgili gençler, gecemize katılarak destek veren değerli dostlar, Dostluk, dayanışma ve KESK´in kuruluş yıldönümü kutlama etkinliğine hoş geldiniz, bize güç verdiniz. Hepinizi KESK Şubeler Platformu adına saygıyla selamlıyorum.22 yıl önce 8 Aralık 1995´te kamu emekçilerinin hak alma örgütü KESK kuruldu. Haklar yasalardan önce gelir, hak verilmez alınır diyenlerin, hakları için mücadele edenlerin, demokrasi, barış ve özgürlük isteyenlerin, emeğine, onuruna sahip çıkanların sendikası KESK´in 22. Kuruluş yıldönümü kutlu olsun.” dediŞahin konuşmasını şöyle sürdürdü “Memur kimliğinin aşılmasında, emekçi kimliğinin kazanılmasında öncü rol oynayan KESK´in tarihi, sendikal hak ve özgürlüklerin tarihidir. 12 Eylül karanlığına karşı mücadeleyi yeniden başlatanlara ve sürdürenlere selam olsun. KESK kurulduğu günden bu yana emek ve demokrasi mücadelesinden bir adım geri atmadı. Kamu emekçilerinin ekonomik, demokratik kazanımları için yürüttüğü mücadele ile tarihte yerini alan KESK, bundan sonra da sendikal ilkeleri ışığında meşru ve hukuksal mücadelesini sürdürmeye devam edecektir. KESK mücadele tarihinde sadece sendikal hakların değil, aynı zamanda demokrasi mücadelesinin öznesi olmuş, her türlü ayırımcılığa ve baskılara karşı mücadele etmiştir.”

“KESK´in mücadele tarihi, emekçilerin kazanılmış haklarının ortadan kaldırılmasına, kamusal hizmetlerin ticarileştirilmesine, özelleştirilmesine, esnek ve angarya çalışma uygulamalarıyla çalışma hayatının güvencesiz hale getirilmesine, işsizliğin, yoksulluğun artmasına karşı, herkes için parasız sağlık ve parasız nitelikli eğitim mücadelesidir. KESK karanlığa karşı aydınlığın, eşitsizliklere karşı adaletin, cins ayrımcılığına karşı kadınların, savaşa ve şiddete karşı barışın savunucusu olmuştur. KESK kamu emekçilerinin yüz yılı aşkın mücadele birikiminden aldığı güç ve güvenle; özgür, eşit ve barış içinde bir Türkiye için mücadelesini sürdürmeye devam edecektir. Mücadele tarihi boyunca darbelerin, baskıların ve anti demokratik uygulamaların hedefi olan KESK, nereden gelirse gelsin her zaman her türlü darbeye karşı olmuş, darbelerin asıl hedefinin emek ve demokrasi mücadelesi olduğunu savunmuştur. KESK olarak, yıllardır bir taraftan emek, demokrasi mücadelesi yürütürken, diğer taraftan asker ya da sivil her türlü darbeye ve tek adam diktatörlüğüne karşı olduğumuzu açık bir şekilde ifade ediyoruz. KESK olarak, bize dayatılan ikileme razı olmayacağız. Ne darbelere teslim olacağız ne de ülkeyi daha kaotik bir sürece sürüklemeye çalışanlara izin vereceğiz. Üçüncü bir seçenek mevcuttur. Bu seçenek demokratikleşmenin yolunun açılması, hak ve özgürlüklerin kullanımının teminat altına alınması için tüm emek ve demokrasi güçleri ile birlikte mücadeleyi büyütmektir.” “Bizler yeni bir hayatı savunuyoruz. Bunun adı demokrasidir. Adalete inanmaktır, barışa inanmaktır, inanç ve düşünce özgürlüğüdür. Herkese iş, aş ve sosyal güvencedir, doğayı ve ekolojik toplumu savunmaktır. Gençlere yer ve yol açmaktır. Parasız eğitim ve sağlık hakkıdır. Kadına yönelik şiddete dur demektir. Kamu çalışanlarına özgür toplu sözleşme ve grev hakkıdır. Emeklilerin insanca yaşama taleplerinin karşılanmasıdır. Emekçilerin insanlık dışı çalışma koşullarına mahkûm edilmesine son vermektir. İş cinayetleri ve katliamların önlenmesi demektir. Bu taleplerimiz çocuklarımıza huzurlu bir gelecek bırakmanın adıdır. Hiç birimiz hepimiz kadar güçlü değiliz. KESK ve bağlı sendikalar hepimizin ortak sesidir. Hak almanın, onurlu duruşun ortak adıdır. Biz birleşirsek, yan yana durursak, taleplerimiz özlem olmaktan çıkar, gerçek olur. Çünkü biz emekçiler; yaşamı yaratanız, üreteniz, var edeniz. Biz olmadan hiçbir şey olmaz, hayat durur. Gücümüzün farkına varıp; umudu, dayanışmayı, mücadeleyi büyütmeliyiz.”

“KESK olarak, KHK´lara karşı üyelerini yalnız bırakan sendikalara inat, arkadaşlarımızın yüreğini, yüreğimizde hissediyoruz. Haksız, hukuksuz bir şekilde görevden alınan arkadaşlarımızı yalnız bırakmadık. Nuriye ve Semih´in sesine ses oluyoruz. Tarihe tanıklık ediyoruz. Hiçbir şeyi unutmuyoruz, unutmayacağız. Çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakmak için, işimize, ekmeğimize, onurumuza sahip çıkıyoruz. Biz, sevinçlerimizi paylaştığımız gibi acılarımızı da paylaşıyoruz. İhraç edilen, açığa alınan tüm üyelerimiz tekrar görevlerine dönene kadar dayanışmayı daha da büyüterek sürdüreceğiz. Antidemokratik ihraç kararlarına, baskılara bu ülkenin onurlu ve mücadeleci kamu emekçileri olarak boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Ellerimizi, emeğimizi, gücümüzü birleştirerek yürüyoruz… Biz kazanacağız! Mutlaka kazanacağız! Geri döneceğiz! Zulüm varsa, zulme karşı direnenler hep olacaktır. Umut varsa ki umudumuzu hiç yitirmedik, bahar mutlaka gelecektir. Sabaha yolculuğa çıkanlar asla yorulmazlar, yolumuza devam ediyoruz. Mücadelemizin 22. yılında KESK´in kuruluş yıldönümü kutlama etkinliğine katılan herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Kırıkkale Kültür Merkezindeki kutlama etkinliğine CHP Kırıkkale İl Başkanı Ahmet Önal, Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Yüksel Özbey, Alevi Kültür Derneği Başkanı Hüseyin Güney, Emekli Sen Şube Başkanı Yüksel Doğan, CHP eski milletvekili adayı Murat Çakırca, Petrol İş Sendikası Şube Başkanı Recep Sefer, Genel Sekreter Ramazan Gürbüz, Fotoğrafçı Sanatçı Mehmet Özer, KESK Genel Sekreteri İlhan Yiğit ile birlikte sendika üyesi öğretmenler ve vatandaşlar katıldı.

Kırıkkale24 Haber Merkezi