Sungur “Siyasetin Hep İçerisinde Oldum”

2009-2019 yılları arasında Yahşihan Belediye Başkanlığı yapan ve Başkanlık yaptığı dönemde Yahşihan’ı, Kırıkkale’nin en büyük ilçesi haline getiren Ahmet Sungur ile özel sayımızda bir röportaj yapmak istedik. Yahşihan’da bulunan ofisinde ziyaret ettiğimiz Sungur, her zamanki samimiyeti, güler yüzü ve pozitif enerjisiyle karşıladı ekibimizi. Kendisine uygun bir tarihte röportaj yapmak istediğimizi ilettiğimizde hiç ikiletmeden kabul etti ve hemen yapabileceğimizi söyledi. 2019 seçimlerinden sonra halktan hiçbir şekilde kopmayan Sungur, hiçbir hazırlığı olmamasına karşın sorularımıza verdiği donanım ve bilgi dolu cevapları karşısında açıkçası şaşırdık. Ahmet Sungur’u konulara son derece hakim, kendisini sürekli geliştiren bir siyasetçi olarak gözlemledik. Sizleri daha fazla tutmadan, dönemi içerisinde yaptığı başarılı çalışmalar ile Kırıkkale’nin en önemli siyasi figürlerinden biri olan Ahmet Sungur’u sorularımız ve cevaplarıyla birlikte baş başa bırakıyoruz.

Ramazan Tosun: Merhaba Sayın Başkan. Kırıkkale 24 Haber Sitesi olarak, 29 Ekim’e özel bir sayı çıkartarak, yeni bir maceraya girmiş bulunuyoruz. Her şeyden önce Kırıkkale 24 hakkında düşüncelerinizi merak ediyoruz.

Ahmet Sungur: Öncelikle hayırlı uğurlu olsun. 29 Ekim Cumhuriyet Bayram’ında böyle bir sayı yaptığınız için sizi ve ekibinizi tebrik ederim. Bu vesile ile bütün hemşerilerimizin Cumhuriyet Bayramını kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu yüce devletin kurulmasında emek harcayan bütün büyüklerimizi saygı, sevgi ve rahmetle anıyorum. Kırıkkale 24 hakkında düşüncelerime gelince, her şeyden evvel Kırıkkale 24’ü bir denge olarak görüyorum. Yerel basınımızda bulunan türlü renklere renk katan bir haber organı olduğunuzu düşünüyorum. Bütün yerel haber kaynaklarımızı olduğu gibi Kırıkkale 24’ü de kurulduğu günden bu yana beğenerek takip ediyorum. Umarım başarılı çalışmalarınız olduğu gibi devam eder ve yazılı basın yolunda attığınız bu ilk adımın devamı gelir.

Ramazan Tosun: Güzel düşünceleriniz için teşekkür ederim. Okuyucularımız arasında sizi yalnızca isminizle bilen birçok okuyucumuz olacaktır. Ahmet Sungur kimdir? Kendinizi nasıl tanıtırsınız?

Ahmet Sungur: Ahmet Sungur 1971 yılında Yahşihan’da doğmuş bir kardeşiniz. Kardeşiniz derken gerçekten bu toprağın insanını kardeşim olarak gördüğüm için söylüyorum. İlk ve Orta Okulu Yahşihan’da tamamladım. Lise eğitimimi Kırıkkale Endüstri Meslek Lisesinde aldım. Üniversite eğitimimi ise Kırıkkale Üniversitesi Endüstriyel Otomasyon bölümünü bitirerek tamamladım. Siyasetçi bir babanın oğlu olarak siyasetin hep içerisinde yer aldım. İş hayatıma 1989 yılında memur olarak Yahşihan Belediyesinde başladım, 1994 yılında ise İl Özel İdaresine geçiş yaptım. 2009 Yerel Seçimlerinde Yahşihan Belediye Başkanı seçildim. 10 yıl süreyle belediye başkanlığı yaptım. Şimdi de hemşerilerimizin takdiri ile dinlenme sürecindeyim.

Ramazan Tosun: Siyasetçi babanın, siyasetçi oğluyum dediniz, Babanızda belediye başkanlığı yaptı değil mi?

Ahmet Sungur: Doğrudur… Babam Mahir Sungur farklı dönemlerde 14 yıl Yahşihan Belediye Başkanlığı yaptı. 14 yıl ile Yahşihan’da en uzun Belediye Başkanlığı yapan kişidir. İlk Belediye Başkanlığı 1971 yılında başlamıştır. 1980 darbesinde Belediye Başkanıydı, darbe mağduru oldu. Tekrar 1989 yılında tekrar seçildi ve 1994 yılına kadar Belediye Başkanlığı yaptı. Daha sonra bayrağı bana devretti.

Ramazan Tosun: Peki, siz nasıl siyasete girdiniz?

Ahmet Sungur: Dediğim gibi ben siyasetin hep içerisindeydim. Ancak fiilen 2009 seçimlerinde aday oldum. 1999 ve 2004 seçimlerinde dostlarımızdan ve hemşerilerimizden aday olmam yönünde telkinler almıştım. Ancak aile büyüğümüz olan Babam yaşımın genç olmasından ötürü erken olduğunu ifade etti ve o dönem yola çıkmadık. 2009 seçimlerinde ise bizzat babam vaktin geldiğini söyledi. Hemşerilerimizden de yine böyle bir talep söz konusu olunca bizde kolları sıvayıp aday olduk.

Ramazan Tosun: 2009 Seçimlerini kazanarak Belediye Başkanı oldunuz. 2009 yılında Nasıl bir Yahşihan vardı?

Ahmet Sungur: 2009 seçimlerine giderken, içerisinde Üniversite bulunan, kuzeyinde Ankara – Samsun Karayolu, Doğusunda Kırıkkale – Kayseri Karayolu, güneyinde ise Anadolu’nun en büyük ırmağı olan Kızılırmak bulunuyordu. Ancak Yahşihan kabuğunu kırıp bu avantajlardan faydalanamıyordu. Hatırlayın yıllarca bütün Kırıkkale Üniversite’nin yanlış yerde olduğunu söylüyordu. Hatta Ankara’nın dibine Üniversite yapıldı diye eleştiriliyordu. Nüfusu 8.250 olan, Ekonomik olarak darboğazda, jeopolitik konumundan faydalanamayan, çağın fırsatlarını kovalamayan bir Yahşihan vardı. Biz bu kabuğu kıracağımıza inanarak yola çıktık ve kabuğumuzu kırdık, çok şükür.

Ramazan Tosun: Kabuğu nasıl kırdınız?

Ahmet Sungur: Belediyeciliği park yapmak, yol yapmak olarak görmedik. Bunları asli vazife olarak gördük. Asıl belediyeciliği ise ekonomik, sosyal, kültürel ve eğitim alanlarında gelişmek olarak gördük. Atatürk’ün işaret ettiği çağdaş ve muasır medeniyetler seviyesinde bir Yahşihan hedefledik. 2009 Türkiye’sine döndüğümüzde Türkiye’de inşaat ve hizmet sektörünün zirvede olduğunu görürüz. Bu noktada çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Bu iki sektörü ilçemize çekerek Yahşihan’ın ekonomi başta olmak üzere birçok alanda gelişebileceğini düşündük. Türkiye’de yeni cazibe merkezi olan bölgeler üzerine araştırmalar yaptık. İnşaat ve hizmet sektörünün hangi bölgelere, hangi durumlarda yatırım yaptıklarını gözlemledik. Üniversite, Kırıkkale’ye yakınlık ve ulaşım kolaylığı nedeniyle bu iki sektörü de ilçemize çekebileceğimizi düşündük ve gerekli alt yapı çalışmalarına başladık. Yatırımcıyı çekebilmek adına Belediyenin yapması gereken her şeyi yaptık. Bugün Kırıkkale’nin hizmet sektöründe en merkezi yeri Yenişehir Mahallesiyse bu o gün yaptığımız çalışmalar sayesinde gerçekleşti. Bugün Yahşihan; gerek Podium Bölgesi, gerek Üniversite bölgesiyle emlak sektöründe Kırıkkale’nin en gözde bölgesiyse o gün atılan adımlar sayesinde oldu. Göreve geldiğimizde Yahşihan’da ki konut sayısı sadece 421’di, 2019 yılında görevi devrederken bu sayı 17.625’e ulaştı. Türkiye’de doğalgazla buluşan ilk ilçelerden biri olduk. Hiç bir şeyi plansız yapmadık, günlük kararlar ile ilçeyi yönetmedik. Boyumuzdan büyük hiçbir borcun altına girmedik. 100.000 nüfusa kadar Yahşihan’ın geleceğini planladık. Örneğin 25.000 nüfusa erişince alt yapıyı yapmayı 2009 yılında nüfusumuz 8.250 iken planladık. 25.000 nüfusa eriştiğimiz gün gerekli tüm çalışmaları yaptık, alt yapı için bütün işlemleri sonlandırdık, hibelerimizi çıkarttık. Sadece kazma vurmak kalmıştı, bizden sonraki döneme hazır bir şekilde bıraktık. Elimizde halen 50.000 nüfusta yapılacak, 75.000 nüfusta yapılacak, 100.000 nüfusta yapılacak projelerin çalışmaları var. Üstelik bu projeleri çağın getirdiği yeniliklere ve değişikliklere göre sürekli güncelliyoruz. Bakın size bir örnek vereyim 2009 yılında Yahşihan’ın sadece 10 km yapılı yolu varken, 2019 yılında 170 km yapılı yolu vardı. Üstelik ilçenin her bir noktası şantiye alanıydı, her bir sokakta en az bir tane inşaat vardı. Yolu yapıyorsunuz 6 ay sonra bir inşaat başlıyor kamyondu, kepçeydi, elektrik hattıydı, su hattıydı derken o yol bozuluyordu ve biz hemen o yolun tadilatını yapabiliyorduk. Çünkü yol, su, park gibi hizmetler asli görevimizdi. Bir bölgeyi İnşaat sektöründe cazibe merkezi haline getirmek istiyorsanız, o bölgedeki konut satışlarının iyi olması gerekiyor, yani vatandaşın arz etmesi gerekiyor. Kim yolu olmayan, suyu akmayan, parkı bulunmayan, bölgesinde kreşi, okulu, hastanesi olmayan bölgeden ev almak ister ki? Belediye olarak önce bu adımları atacaksınız ki, vatandaş o bölgeden ev almak isteyecek, müteahhit ise gelip o bölgede bina yapacak. Biz bunların tamamını kontrollü bir şekilde gerçekleştirdik ve Yahşihan’ı Kırıkkale’nin en büyük ilçesi haline getirdik. Yahşihan’ın kabuğunu böylece kırmış olduk.

Ramazan Tosun: Kırıkkale Belediye Başkanlığı için isminiz çok geçti hatta aday adayı oldunuz. Bu süreç nasıl gerçekleşti?

Ahmet Sungur: Öncelikle şunu söyleyeyim, siyasette vatandaş ne derse o olur. 2009’da aday olmamı isteyende vatandaştı, belediye başkanı seçende. 2014’te tekrar seçen yine vatandaşımızdı. 2019’da görevi bırakmam gerektiğini söyleyende vatandaşımız oldu. Eğer iyi bir siyasetçiyseniz vatandaşlarınızın istek ve arzularına kayıtsız kalmamalı, kararlarına da saygı duymalısınız. Kırıkkale Belediye Başkanlığına hiçbir zaman aday olacağım diye ağzımdan bir söz çıkmadı. Yahşihan’da ki başarılı çalışmalarımızdan olsa gerek vatandaşlarımızdan çıkan bir fikir, bir arzu, bir düşünceydi. Bana her sorulduğunda halk isterse, partim aday gösterirse olurum dedim. Belki inanmayacaksınız 2019 seçimlerinde ne Kırıkkale için ne Yahşihan için aday adaylığı başvurusunda bulunmadım. Partimizin temayül yoklamasına davet edildim, konuşma yapacağımdan dahi haberdar değildim. Kamuoyunda ismimiz geçtiğinden ötürü aday adayı arkadaşlarla birlikte benimde ismimi temayül yoklamasına almışlar, sağ olsunlar. Sonra partimiz Sayın Mehmet Saygılı’yı tekrar aday gösterdi. Beni de tekrar Yahşihan’a aday yaptı. Ben var oldum olalı Yahşihan için hiçbir görevden kaçmadım, aday olduğumuz gün tekrar kolları sıvadık ve işimize döndük.

Ramazan Tosun: 2019 yılında görevi devrettiniz ve 2 buçuk yıldır Belediye Başkanı değilsiniz bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ahmet Sungur: Ben bu süreci, dinlenme, özeleştiri yapma ve kendimi geliştirme dönemi olarak görüyorum. Hemşerilerimden ve Yahşihan’dan hiç kopmadım. 10 yıllık sürecin öz eleştirisini yaptım. Her insanın hataları olur, bizimde hatalarımız olmuştur. Önemli olan bu hatalardan ders çıkartmaktır, ben ders çıkarttığım her hatayı başarı olarak görüyorum. Eksiklerimizi, yanlışlarımızı tartma fırsatı bulduk. Daha fazla araştırma içerisindeyim, yeni fikirleri, yeni projeleri tartıyorum. Vatandaşlarımızla sık sık bir araya geliyor, onların fikirlerini, önerilerini alıyorum, eleştirilerini dinliyorum. Aileme, dostlarıma daha çok vakit ayırabiliyorum. Daha çok kitap okuyabiliyorum. Özellikle gençlerle çok sık vakit geçirmeye çalışıyorum, onların enerjisinden faydalanıyor, hayata bakışlarını çözümlüyorum. Aslında dinlenirken bile çalışıyorum diyebiliriz.

Ramazan Tosun: Bu sözlerinizden siyaseti bırakmadığınız anlaşıyor.

Ahmet Sungur: Tabi ki siyaseti bırakmadım, ben hep siyasetin içerisindeydim. Bu yorumunuz adaylık üzerineyse, Yahşihan dışında asla siyaset düşünmüyorum. Ancak Yahşihan halkı dur derse dururum, çık derse çıkarım. Şuana kadar aldığım tüm telkinler aday olmam üzerine. Ahmet Sungur, halk ne derse hep onu yapmıştır. Bugün aday olmam isteniyor, Allah nasip ederse önümüzde ki yerel seçimlerde Yahşihan Belediye Başkanlığına adayım.

Ramazan Tosun: Peki, adaylık süreci ile ilgili çalışmalara başladınız mı?

Ahmet Sungur: 2019 seçimi öncesinde seçim büromuzun açılışında bir konuşma yapmıştım. Konuşmamda söylediğim gibi “ben seçimden seçime meydana çıkıp düğünleri gezen, cenazeleri gezen, hastaları gezen bir adam olmadım. Allah’ta bize bunu nasip etmesin. Ben bu memleketin tozlu yollarında ki tozları yuttum, bu memleketteki garibanla birlikte akşam evinde beraber ağladım. Bu memlekette birinin düğünü varsa onunla birlikte omuz omuza halay çektim. Eğer cenazesi olan bir kardeşimiz varsa riya yapmadan tabutunu beraber taşıdım.” Bunların hiçbiri benim nazarımda seçim çalışması değil bir hemşerilik, komşuluk, kardeşlik vazifesidir. Ben çocukluğumdan bu ya bu vazifelerimi eksiksiz yerine getirdim. Benim gözümde seçim çalışması yapmak; kamuoyu yoklamaları yapmak, analiz ekibi kurmak, analizler doğrultusunda hayatın gerçeğine uygun projeler ortaya çıkartmaktır. Hayatın gerçeğine uygun diyorum çünkü kağıt, kalem aldıktan sonra yüzlerce proje yazabilirsiniz. Önemli olan o projelerin yapılabilirliğidir. Ahmet Sungur’un en önemli özelliği verdiği bütün sözleri tutması, açıkladığı bütün projeleri hayata geçirmesidir. Ben oy almak, seçim kazanmak için seçmenine bol keseden söz verecek, vaatte bulunacak, hayali projeler açıklayacak biri değilim. Bugün sahada çalışma yapan, insanların taleplerini ve şikayetlerini dinleyen bunu raporlayan, kamuoyu yoklamasını 7 gün 24 saat aralıksız yapan bir ekibimiz yer alıyor. Bu şikayet ve talepleri analiz eden, makul ve çözülebilir olmayanları eleyen bir analiz ekibimiz mevcut. Yine bu analizler doğrultusunda işi ekonomik yanından, yapılabilirlik durumuna kadar inceleyen ve geliştiren bir proje ekibimiz yer alıyor. Dostlarımızla, ekiplerimizle, hemşerilerimizle sürekli istişare halindeyiz, her gün toplantılar yapıyoruz. Bu toplantılar doğrultusunda çalışmalar yürütüyoruz. Propaganda sürecine girdiğimizde çok hazır bir şekilde seçmenlerimizin karşına çıkacağız.

Ramazan Tosun: Analiz ekibimiz sahada çalışma yapıyor dediniz. Sahadan aldığınız bilgilere göre Yahşihan’ın sorunları neler?

Ahmet Sungur: Şuan en büyük sorun işsizlik. Pandemi süreci de bunda etkili oldu, ciddi bir istihdam sorunu yaşanıyor. Kırıkkale’de her yerin nüfusu düşerken Yahşihan’ın nüfusu artıyordu, bugün TÜİK verilerine göre Yahşihan’ın nüfusu düştü. İstihdamı artıracak projeler üzerine çalışıyoruz. Yine başka bir sorun kutuplaşma, 2019 seçimlerinde sürekli dile getirdim, bu seçim Yahşihan’a her şeyden önce barışı getirsin dedim. Ben 2009’da ilk seçildiğimde kimseyi işten çıkartmadım, 2014’te bana oy atmadın diye kimsenin ekmeği ile oynamadım. Talebi olan hiçbir vatandaşımıza bana oy attı, oy atmadı gözü ile bakmadım, herkese eşit davrandım. Çünkü siyaseti hiçbir zaman kısa soluklu düşünmedim.

Ramazan Tosun: Peki, proje olarak neler hazırladınız?

Ahmet Sungur: Bugün proje açıklamak doğru bir şey değil. Çünkü projeleri günün gelişmeleri ve ihtiyaçlarına göre güncelliyoruz. Ancak üzerinde çalıştığımız projelerden bahsedebiliriz. Biraz önce bahsettim istihdam yaratacak projeler geliştiriyoruz, 2009’da yaptığımız gibi dönemin gelişen sektörlerinden uzak durmayacağız ve o sektörlerin Yahşihan’a yatırım yapabilmesi için gerekli alt yapıları oluşturacağız. Yahşihan Belediyesi ciddi bir borç yükünün altına girdi, bu borçları ödeyebilecek gelir getirici yatırımlar üzerine çalışmalar yapıyoruz. Yahşihan’ın çevresindeki bütün bölgelerde tarımsal faaliyet yapılıyor. Ancak bu bölgede tarım ürünlerini işleyen sanayi tesisleri bulunmuyor. Yahşihan’ı tarımsal ürünleri işleyen bir sanayi merkezi haline getirebiliriz. Bunun için jeopolitik konumumuz çok müsait. Hem 49 ili bağlayan karayolları üzerinde oluşumuz, hem Ankara’ya yakınlığımız bize bir fırsat sunuyor diyebilirim. Bu noktada ciddi çalışmalar yapıyoruz. Konya bu alanda çok başarılı, oradaki çalışmaları yakından izliyor ve inceliyoruz. Tabi Konya kadar bu işin merkezi olamayız ancak bunun minimal halini hayata geçirebiliriz. Bunun gibi birçok proje üzerinde çalışmalar yürütüyoruz.

Ramazan Tosun: Son olarak okuyucularımıza vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Ahmet Sungur: Tüm okurların Cumhuriyet Bayramını tekrar kutluyorum. Atalarımız Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşı, 1. Dünya Savaşı ve nihayetinde Kurtuluş Savaşını verdikten sonra bu güzelim Vatanda bu güzelim Devleti kurdular ve yönetim biçimini Cumhuriyet olarak belirlediler. Yıllarca süren savaşlardan sonra bütün karanlıkları Ay Yıldızlı Bayrağın altında aydınlığa kavuşturdular. Kara günlerin hepsini aydınlığa kavuşturacak güce, asalete ve kudrete damarlarımıza gezen asil kanda sahibiz. Ye’se kapılmadan, yarınlara umutla bakmalarını diliyorum. Sevdikleri ile birlikte mutlu, sağlıklı ve huzurlu bir ömür geçirmelerini arzu ediyorum. Hepsi var olsun, sağ olsunlar…